27 Ekim 2010 Çarşamba

Ferguson'un yeni "tetikçisi": Javier Hernandez


Geçen hafta içinde Wayne Rooney'nin isyanına yol açan Manchester United kadrosuna bu sene katılan ve Güney Afrika'dan önce çok fazla kişinin de ismini duymadığı Meksikalı Javier Hernandez, nam-ı diğer Chicharito, Premier Lig'e ve bu seviyedeki futbola çok hızlı alıştı. Berbatov'un üstün formu bu sene ManU'nun kurtarıcısı oldu çünkü Rooney'in kafasının başka yerde olduğunu geçen hafta gördük. Michael Owen ise kariyerinin "Real Madrid ve sonrası" dönemini sürekli sakatlıklarla geçirdi. Geçen sezonun büyük kısmını kaçırdı ve bu sene yine sakat. Haftasonuna dönmesi beklenirken antrenmanda yine o meşhur dizinden sakatlanmış ve bir kaç hafta daha ona futbol yok gibi gözüküyor. Macheda ise yıllardır beklenen ama bir türlü yapamadığı o patlamayı bu sene de yapacağa benzemiyor. İşte bu gri tablonun içinde Alex Ferguson'un keşfi "Chicharito" bu senenin parlayan ismi oldu.

Her ne kadar Rooney isyan etse de Alex Ferguson'un bu tarz oyuncuları bulup çıkarması ve daha da önemlisi onlardan yararlanmanın bir şekilde yolunu bulması bambaşka bir iş. Bu hakikaten saf ve su katılmamış tecrübe! Çünkü oyuncu ne kadar yetenekli olursa olsun, hem teknik hem de fizik anlamında seviyenin bu kadar farklı olduğu bir lige bu kadar kısa zamanda uyum sağlaması tamamen onu bulup çıkaran ve ona güvenen teknik adamlara bağlı. Sir de yaz döneminde herkeste soru işaretleri oluşturan bu transferde ne kadar haklı olduğunu yine cümle aleme göstedi.

İlginç bir futbol stili var Hernandez'in. Modern futbolun hücum oyuncularından olmadığı kesin. Bir kere fizik olarak o Premier Lig'in sertliğine nasıl dayanabilir sorusu geliyor insanın aklına ilk görüşte. Ancak inanılmaz bir gol sezgisi var onda. Maç içinde kaybolsa da öyle imkansız pozisyonlarda öyle yerlerde duruyor ki işte bu zor pozisyonlardan kolay goller buluyor. Ferguson onu bir zamanlardaki gözdesi Norveçli "bebek suratlı katil" Solksjaer'e benzetiyor. Ve aslında onunla neden sözleşme imzaladığını da bize anlatıyor bu cümleleri. Hızlı ve her iki ayağına hakim...Zekası ile fiziksel dezavantajını kapatmasını çok iyi biliyor. Maç kazandıran adamlardan...Maç içinde tahammül etmesi zor olabilen ama size her an skoru getirebilecek bir golcü.

Geçen sene Meksika'da Guadalajara'da (Meksika'nın Chivas ile beraber en başarılı takımı ki bünyesinden Omar Bravo ve Depotivo'lu Guardado gibi isimler çıkardı son yıllarda) 29 maçta 21 gole ulaşıp dikkatleri çekmişti. Bu sene ise Premier Lig'de oynadığı 5 maçta 3 golü var ve yanılmıyorsam hepsi de maç ya da puan kazandıran goller. ŞL'de de 1 golü var. En son dün akşam Lig Kupası'nda son dakikada Wolves'un canını yaktı ve turu getirdi ManU'ya. Uzun vadede United'ın golcüsü olur mu bilinmez ama bir gerçek var ki Sir bu tarz adamları seviyor ve onlardan bir tanesi zamanında kendisine Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu getirmişti. Evet Solksjaer'den bahsediyorum...Ve yeni Solksjaer'ini de bulmuş gözüken Ferguson'un onda ısrar edeceğini de biliyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder