2 Şubat 2010 Salı

(Van Der) Vaart + Meyde




Futbolda ezelden beri "yıldız ikililer" çok meşhurdur bilirsiniz. Kimi zaman vasat takımlarda gösterdikleri performansla parlayıp çifte transfer yaparlar büyük takımlara, kimi zaman ise biri gideri diğeri ise onun ardından bakakalır. Bazen de birinin performansı, diğerini de yukarı çeker. Büyük takımlar daha çok sivrilen oyuncuyu transfer etmek isterken, diğeri de onun bonusu olarak katılır bu transfere. Kimileri sahip oldukarı potansiyelin farkına varıp bir yıldıza dönüşürken, bazılarının piyasadan silinmesi çok uzun sürmez.

Vakti zamanında, şimdilerde bir yıldız olan partneri ile beraber futbol dünyasını sallaması beklenen ama yıllar sonra futbol seyircisinin ismini bile hatırlamakta zorlandığı bu "ikinci adam" lardan biri geldi aklıma bugün.

"Andy Van Der Meyde"

Ajax altyapısının futbol dünyasına hediye ettiği onlarca yıldızdan ikisiydi Rafael van der Vaart ve Andy van der Meyde. Beraber oynadıkları yıllarda Ajax'a uluslararası anlamda fazla bir başarı kazandıramasalar da, ikisinin de önemli transferler yaparak üst seviye takımlarda oynamasına kesin gözüyle bakılıyordu. Van der Vaart'ın müthiş top tekniği ve oyun zekası, Van der Meyde'nin sürati ve Ajax'ın sağ kanadında yarattığı harikalar onların kolaylıkla o en üst seviyeye çıkacaklarının işaretini veriyordu.

Bugün bu ikiliden Van der Vaart Real Madrid'de oynarken, Van der Meyde'nin ismi bile artık unutulmaya başlandı yavaş yavaş. Samimi olmak gerekirse V.D.Vaart da hiç bir zaman kendisinden beklentileri tam anlamıyla karşılayamadı. Ajax yıllarındaki ekürisi V.D.Meyde, Hector Cuper'in kendi kariyerini bitirmesine yol açan Inter macerasına katılırken, o bir yıl daha Ajax'da beklemeyi tercih etti. Van Der Meyde'nin Inter'e transfer bedeli ise sadece 4 milyon Euro idi. V.D.Meyde yeni takımında beklentilerin çok çok altında kalırken, bir sonraki yazın en sürpriz transferine eski takım arkadaşı V.D.Vaart imza atacaktı. Sadece 5.5 milyon Euro bedelle Hamburg'a transfer olan Hollandalı, herkesin beklediği o büyük adımı yine bir başka bahara erteliyordu. Bu transfer ise, gerek bedeli gerekse o seviyede bir oyuncunun, her ne kadar Kenny Daglish'in eski takımı olsa da Hamburg'u tercih etmesi açısından çok konuşulacaktı. V.D.Vaart hakikaten de Hamburg'a birkaç gömlek fazla geldiğini, ortaya koyduğu performansla göstermişti. Yıldız kıtlığı çekilen Bundesliga'nın en fantastik oyuncularından biri haline gelmişti. Takım kaptanlığına kadar yükselmiş, eski günlerini arayan Hamburg için adeta bir ilah olmuştu. Onun bu performansı, kendisini 2008'de Real Madrid'e taşırken, İspanya'da eski krallık günlerinden pek de eser kalmayacaktı. Bu yaz başında yeni bir Galacticos harekatı başlatan Perez'in kurbanlarından biri olması beklenirken, onun akıbeti vatandaşları Sneijder ve Huntelaar gibi olmadı ve takımda kaldı. Şimdi ise Kaka ve Ronaldo'nun gölgesinde bu takımın içinde kendine yer edinme savaşında V.D.Vaart.

Rafael, Kuzey Almanya'da bir fenomen olup La Liga'nın yolunu tutarken, eski takım arkadaşı V.D.Meyde 2 sezonda 32 maç oynayıp sadece bir gol atabildiği başarısız Inter yıllarının ardından 2005'de Everton'a transfer oluyordu. Everton yılları da oldukça başarısız ve skandallarla dolu olarak geçiyordu Hollandalının. Disiplinsiz hareketlerinin üstüne bir de alkol bağımlılığı suçlamaları eklenince, artık o da dönüşü olmayan o yola girmeye başlıyordu. Everton'da 4 sene içinde sadece 20 maçta forma şansı bulabilen V.D.Meyde geçtiğimiz yaz takımı tarafından serbest bırakıldı. Şu an sadece 30 yaşında olmasına rağmen büyük ihtimalle futbol kariyeri sona erdi bu yetenekli adamın. Akıllarda ise, son yıllarda sadece birkaç defa yaşayabildiği, yukarıdaki resimde gördüğünüz, şahsına münhasır gol sevinci kaldı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder