12 Şubat 2010 Cuma

5




Nedir bu 5 sayısı diye merak edenleriniz için, hemen cevap veriyorum. Yerel saatle bu geceyarısı başlayacak olan 2010 Vancouver Kış Olimpiyatları'na katılacak Türk sporcu sayısı. Yıllardır yaramızdır, olimpiyatlarda halter ve güreş dışında elle tutulur başarılarımızın olmaması. Kış olimpiyatlarında da maalesef henüz bir madalya bile kazanamamış durumdayız. Bu sene de olimpiyatlara sadece 5 sporcu ile katılabiliyoruz.

Sebebini de tabii ki ülkemizin "yazları kurak, kışları ılık ve yağışlı" ikliminde aramamak lazım. Zira sporda başarı ya da başarısızlık kıstasımız, her nedense genelde spor dışı sebeplerle belirlenmeye çalışılır. Örneğin "Neden 3 yanı denizlerle çevrili güzel ülkemizde Derya Büyükuncu dışında yüzücümüz yok" klişesi ne kadar tanıdık geldi değil mi hepimize? Ya da "70 milyonluk ülkede neden futbolcu yetişmiyor da dışardan devşiriyoruz" yakınmaları...

Spor kültürü, çevresel etkenlerden çok, sporun sizin toplumunuzun hayatında ne kadar yer tuttuğu ve tabiki devletinizin spor politikasının nasıl olduğuna bağlıdır. Kabul etmek gerekir ki, spor bizim insanımızın önceliklerinden biri değildir. Futbolun popülerliği de diğer spor dallarının kanını emiyor tabiri caizse. Hal böyle olunca amatör spor dalları için sponsorluk sistemi de çok verimli ve sağlıklı çalışmıyor. Kaynak sıkıntısı, yönetim sıkıntısı ve ilgi azlığı gibi faktörler biraraya gelince bu tablo karşımıza çıkıyor.

Olimpiyatların resmi sitesinden birkaç ülkenin kaç sporcu ile katıldığına baktım oyunlara. Örneğin Avrupa'nın nüfus ve yüzölçüm açısından en küçük ülkelerinden Andorra ve Liechtenstein 6'şar sporcu ile temsil edilecekler. Komşularımızdan Yunanistan 7, Bulgaristan ise 18 sporcusunu gönderiyor oyunlara.

Amacım tabi böyle basit sayısal bir kıyaslamaya gidip, bakın bizim yarımız kadar olmayan ülkelerden ne sporcular çıkıyor diye bir yargıya varmak değil. Ancak sporda başarı kriterinin, artık yönetimsel anlamda bu işe ne kadar ciddiyet ve istek ile yaklaşmamızla belirleneceğinin bilinmesi lazım. Kaynaklar ve genç nüfus hazır. Onlar sadece doğru yönetilmeyi bekliyorlar.

Katılan 5 sporcumuza da sonsuz başarılar diliyorum. Umarım ilk madalyamızı alacağımız sene bu senedir.

1 yorum:

  1. Bu durumun nedeni zaman sıkışması, ya da serbest zamanın azlığı olarak adlandırılabilir. İnsanların geçimini sağlamak için gereken çalışma sürelerinin teknolojik gelişmeyle giderek azalması beklenirdi.Toplumsal yaşamın bugün ulaştığı/ulaşması gerektiği gelişkinlik düzeyinde toplumun ve her bireyin tüm yetilerini özgürce geliştirebileceği en geniş serbest zamanın gerçek toplumsal zenginlik ölçüsü olması gerekli. İnsanın çok yönlü siyasal, toplumsal, zihinsel ve ruhsal gelişme olanaklarına erişebileceği serbest ve özgür zaman günlük kaygıların bittiği yerde başlar. Bireylerin fiziki ve zihinsel yeteneklerinin tümünü her yönde yetkinleştirme ve kullanma olanağı bulacağı, tek bir işle bağlı kalınmayarak yetenek ve isteklerine göre tercihler yapabileceği ve giderek günlük 3-5 saatlere dek azalan çalışma yaşamının yük olmaktan çıkarak zevk verici bir etkinliğe dönüşmesi kaçınılmazdır. Böylece bilimde, sporda, sanat ve kültürde yaratıcı etkinliğe, geniş açılımlara olanak sağlanacaktır. Aksi durumda bu bahsettiğimiz alanlarda 70 milyonluk bir güçten bahsetmek mümkün değil.

    YanıtlaSil