16 Şubat 2010 Salı

Şampiyonlar tekrar sahnede



Uzun bir aradan sonra, Şampiyonlar Ligi bu akşam oynanacak 2.tur ilk maçları ile başlıyor. Eşleşmeler her yıl olduğu gibi bu yıl da oldukça zorlu. Geçmiş yıllara oranla gruplarda herhangi bir sürprize çok sık rastlanmıyor artık. İlk 16'nın aboneleri bu yıl da yine ezberleri bozmadılar. Organizasyonda bu sene göze batan tek değişiklik, 2.tur maçlarının toplamda 1 ayın tamamına yayılması. Yani önümüzdeki 4 hafta maçsız geçmeyecek bizim adımıza. Hatta UEFA kupası maçlarını da hesaba katarsak haftasonu kadar yoğun bir maç takvimi bizi bekliyor haftaiçinde de.

Gelelim eşleşmelere. Tabii ki herkesin beklediği eşleşme Inter-Chelsea. Mourinho'nun popülerliğinin de bunda etkisi çok büyük ancak her iki takım da bu sezon çok formda ve deyim yerindeyse taş gibiler. Öncelikle bu önümüzdeki 2 haftanın maçlarını değerlendirelim.

Lyon-Real Madrid: 2005 ve 2006'da ardarda aynı gruplara düşen iki takım bu sene de 2.turda karşı karşıya geliyor. Bu 4 maçta Real'in hiç kazanamadığını söylersek sanırım onları ne kadar zorlu iki maçın beklediğini anlayabiliriz. Lyon bu sene artık yapmak zorunda olduğu o kabuk değiştirme operasyonuna gitti. Benzema'nın gidişi ve Lisandro Lopez, Gomis, Pjanic, Bastos, Cissokho ile yenilenen takım aslında sezona da fırtına gibi bir başlangıç yapmıştı. Özellikle Lisandro'nun olağanüstü formu, bu yenilenmenin ne kadar doğru bir hamle olduğunu gösteriyordu. Ancak bu formu devam ettiremediler ve özellikle ligde aldıkları başarısız sonuçlar onlar adına soru işaretleri oluşturdu. Şimdi de sürekli başlarına bela oldukları Real Madrid'e bir kez daha sorun çıkarmak istiyorlar.
Real ise son haftalarda çok formda. Ronaldo ve Kaka nihayet aynı anda formdalar ve Higuain de sakatlıktan geri dönüyor. Bu senenin herkes adına büyük hayalkırıklığı Benzema da eski takımına karşı oynayabilir ama yüksek olasılıkla kulübede oturacaktır maçın başında. Gerçi Lyon teknik direktörü Claude Puel, Benzema'nın gelişme kaydettiğini ve maçta oynayacağını umduğunu söyleyerek eski oyuncusuna jest yapmak istemiş olabilir ancak bu sözlerinin arkasındaki farklı bir anlam da olabilir.
Peki hangi taraf tura yakın? Real Madrid'in formda olduğu bir döneme denk gelmesi ve 5 seneden beri çeyrek finale kalamamanın verdiği açlık onları çeyrek final için avantajlı konuma getiriyor. Lyon mutlaka direnecektir ancak Real turu Fransa'da dahi geçebilir.

Milan-Manchester United: Inter-Chelsea eşleşmesinden bir kademe daha aşağıda görülmesinin en büyük sebebi Milan'ın birkaç sezondur formsuz ve iddiasız günler geçirmesi. Özellikle kadro yenilenmesini başaramadıkları ya da tam anlamıyla yapamadıkları için rakiplerinden bir adım geride kaldılar. Şu an itibari ile ManU önünde bir şansları olacaksa, bu 2-3 aydır eski Ronaldinho sinyalleri veren Brezilyalıya ve sakatlıktan dönen Pato'ya bağlı. Ancak Manchester'ın Flether-Scholes-Carrick'li ortasahası fiziksel açıdan Milan'a göre çok yukarılarda. Tabii ki bu senenin en formda golcüsü Rooney de ibreyi onlara çeviren en önemli etken. Gecenin en hassas adamı da eski takımına karşı ilk kez oynayacak Beckham olacaktır dersek yanılmayız sanırım.

Porto-Arsenal: Tüm eşleşmeler arasında en zorlularından biri. Her sene yeniden küllerinden doğan Porto'nun yapılanması kesinlikle analiz edilmesi ve dersler çıkarılması gereken bir olgudur günümüz futbolunda. Bu sene isimsiz oyuncular ile yine ilk 16'dalar. Kendi evlerindeki inanılmaz oyunları, Arsenal'in deplasmandaki sıkıntılarına eklenince ilk maçı çok önemli hale getiriyor. Arshavin'in sakatlığı ise bu maçta en çok ihtiyaç duyacakları oyuncularından yoksun kalmaları demek oluyor. Porto'nun yarın akşamki maçta gol yemeden alacağı 1-0 lık bir skor bile onlara çeyrek final kapısını açabilir.

Bayern Münih-Fiorentina: Fiorentina grup maçlarının en iyi takımlarından birisi olsa da şu anda Avrupa'nın belki de en formda takımına karşı oynayacaklar. Bayern'de Ribery-Robben-Gomez sağlıklı ve formda. Fiorentina ise bir kez daha golcüsü Mutu'nun ihanetine uğradığı için ondan yoksun. İlk maçların en gollü maçlarından birisi olması beklenebilir. Bayern çok zorlanmadan çeyrek finale çıkacaktır.

Kalan maçların analizini ise önümüzdeki haftaya bırakalım. Dünya'nın en üst düzey futbolunun oynandığı bu ligde yine çok keyifli maçlar izleyeceğimizden eminim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder