Carragher maç sonrası onun için "Liverpool tarihinin en iyisi" gibi iddialı bir nitelendirme yaptı. Carragher'ın kendisi de şimdiden kulübün efsane isimleri arasına adını yazdırmış durumda ancak Kenny Daglish, Kevin Keegan, Ian Rush ve Robbie Fowler gibi efsaneleri bünyesinden çıkaran Liverpool'da bu tarz bir benzetmenin yapıldığı bir futbolcunun hakikaten sıradışı bir futbolcu olması lazım ki bunu haketsin. Steven Gerrard ise belki yetenek olarak yukarıdaki bazı isimlerin gerisinde olabilir ama Fowler sonrası üzerine ölü toprağı serpilmiş bu takımı ayağa kaldıran adamdır. Bu takımın ruhudur, isyanıdır ve tarihe kazınmış duruşunun simgesidir. Tıpkı onu "en iyi" yapan Carragher gibi...
Dün gece de Carragher'a bu cümleleri söyletecek kadar büyük bir etki yaptı takımının ve oyunun gidişatına Gerrard. Napoli için işler onun oyuna girişine kadar yolunda gidiyordu. Bu sene kaptan ve Torres dışında iyice sıradanlaşan takımın dün akşam sahada olan oyuncuları bu maçı çevirmekten çok çok uzaktılar. Gerrard ise bu takımın asıl sahibi benim dercesine kenarda bile kaptanlık pazubantını kolunda tutuyordu ve oyuna da bu şekilde girdi. Attığı ilk gol onun hiç bir zaman pes etmeyen inatçı karakterini, ikinci gol en zor anlardaki soğukkanlılığını ve sorumluluk alışını, son gol ise ne kadar zeki bir oyuncu olduğunun ispatı gibiydi.
Gerrard için belki "en iyi" sıfatını kullanmak biraz iddialı olabilir şahsi fikrime göre ama kulüp tarihinin en etkili ve lider oyuncularından biri olduğunu sanırım herkes kabul edecektir.
İstikrar neydi dersek, cevap burada
15 saat önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder